Osmanlıca, Arapça, Farsça ve Türkçe karışımından oluşan bir yazı diliydi. Osmanlı İmparatorluğu döneminde resmi ve edebi dil olarak kullanılan Osmanlıca, birçok kelimenin günümüz Türkçesine geçmesine neden oldu. İşte Osmanlıcadan Türkçeye geçmiş bazı kelimeler ve anlamları:

Osmanlıcadan Türkçeye Geçmiş Kelimeler

Akıl (عقل)

• Anlam: Düşünme ve anlama yetisi, zeka.

Alem (عالم)

• Anlam: Dünya, evren, ortam.

Beyin (دماغ)

• Anlam: Merkezi sinir sisteminin baş kısmında bulunan organ.

Cevap (جواب)

• Anlam: Soruya karşı verilen yanıt.

Dil (زبان)

• Anlam: Konuşma organı veya bir milletin konuştuğu dil.

Elbise (لباس)

• Anlam: Giysi, kıyafet.

Fikir (فکر)

• Anlam: Düşünce, görüş.

Gaye (غاية)

• Anlam: Amaç, hedef.

Haber (خبر)

• Anlam: Bilgi, bildirim, duyuru.

İhtiyaç (احتياج)

• Anlam: Gerek duyulan şey, gereksinim.

İmtihan (امتحان)

• Anlam: Sınav, test.

İsyan (عصيان)

• Anlam: Başkaldırı, ayaklanma.

Kağıt (کاغذ)

• Anlam: Yazı yazmak veya bir şeyler sarmak için kullanılan ince yaprak.

Kelime (کلمه)

• Anlam: Anlamlı ses veya sesler grubu, sözcük.

Kıymet (قيمة)

• Anlam: Değer, önem.

Mahkeme (محکمه)

• Anlam: Adaletin sağlandığı yer, yargı organı.

Mektup (مکتوب)

• Anlam: Yazılı haberleşme aracı, mektup.

Merak (مراق)

• Anlam: İlgi, kaygı, endişe.

Meyve (میوه)

• Anlam: Ağaç ve bitkilerde yetişen yenilebilir ürün.

Misafir (مهمان)

• Anlam: Konuk.

Mukaddes (مقدس)

• Anlam: Kutsal, saygıdeğer.

Müze (موزه)

• Anlam: Tarihi ve sanatsal eserlerin sergilendiği yer.

Niyet (نية)

• Anlam: Bir şeyi yapmaya yönelik içsel istek veya karar.

Rahat (راحت)

• Anlam: Huzur, konfor, sıkıntısızlık.

Saray (سراي)

• Anlam: Büyük ve gösterişli yapı, genellikle hükümdarların ikametgahı.

Sebep (سبب)

• Anlam: Bir olayın veya durumun ortaya çıkmasına neden olan şey.

Şart (شرط)

• Anlam: Koşul, gereklilik.

Şeker (شكر)

• Anlam: Tatlandırıcı madde, genellikle şeker kamışı veya şeker pancarından elde edilen.

Şeref (شرف)

• Anlam: Onur, itibar.

Tarih (تاريخ)

• Anlam: Geçmişteki olayların incelenmesi ve sıralanması.

Ümit (اميد)

• Anlam: Geleceğe yönelik iyi beklenti, umut.

Vazife (وظيفة)

• Anlam: Görev, sorumluluk.

Yalan (كذب)

• Anlam: Gerçeğe aykırı söz.

Zaman (زمان)

• Anlam: Geçmiş, şimdi ve geleceğin oluşturduğu süre.

Zafer (ظفر)

• Anlam: Büyük başarı, galibiyet.

Bu kelimeler, Türkçenin tarihsel gelişim sürecinde Osmanlıcadan geçerek günümüz Türkçesinde yaygın olarak kullanılmaktadır. Osmanlıcanın etkisiyle dilimize giren bu kelimeler, dilimizin zenginliğini ve tarihsel bağlarını yansıtmaktadır.